FOTOĞRAFÇI VE RESSAM SEZER ARICI

Röportaj : HuoRf 

Güzel sanatlar eğitimini hem lisede hem de üniversitede aldın. Yaklaşık 8 yıllık bir eğitim süreci. Bu sürecin hikaye kısmını merak ediyorum. Başladığın andan günümüze…
Öncellikle liseye resim yapma tutkusu ve sanatçı olma hayalleriyle geldim. Tek derdim resim yapmaktı ve aradığımı da buldum açıkcası. Harika geçen bir öğrenim süreci yaşadım.Lisenin son yılında fotoğrafa merak sarmam hayatımda geri dönemeyeceğim bir sürece, yeni arkadaşlara, harika deneyimleri yaşamama sebep oldu. Üniversite kısmına gelirsek pek aradığımı bulduğumu söyleyemem. Pekte bir beklentim olmadan….

Formasyonun resim üzerine fakat ben seni XOXO The Mag dergisi için yaptığın çekimlerle tanıdım. Ve hala aynı derginin fotoğraf editörlerinden birisisin. Fotoğraf hayatına nasıl dahil oldu?
İlk olarak lisede fotoğraf dersi ile dahil oldu. Fakat dönüm noktası elime aldığım bir gazetenin ekinde hikayesini hayranlıkla okuduğum ve işlerine de hayranlıkla baktığım Cüneyt Akeroğlu röportajı oldu. Sonrasında onunla tanışmam, ısrarlarım sonucunda beni setlerine dahil etmesi ve bana yol göstermesi ile fotoğrafa odaklandım. Fotoğraf ile birlikte bana ilham veren dostlarım Emre Ünal’ı, Mahizer Aytaş’ı ve Abdullah İnal’ı da hayatıma katarak, sanırım hayatım tamamıyla yerleşmiş oldu.

Fotoğrafların ve resimlerini yakından biliyorum, bir süre sonra kişisel sergin açılıyor. Okuyucularımız için fotoğraf ve resimlerin arasındaki bağı senden dinleyebilir miyiz?
Dediğim gibi ikisi arasındaki bağ, görünenin yada üretilenin çok ötesinde ve derininde. benim ve arkadaşlarımın yaşamını, duygularını, hayallerini, hüzünlerini içeriyor. Herkesin farklı disiplinlerde olması ve çoğunlukla kollektif çalışmamızdan dolayı ortaya çıkanlar bazen resim bazen fotoğraf olarak görselleşiyor.

Vogue Türkiye Kasım sayısı çok ses getirdi. Dergide Taner Ceylan’ın takip ettiği gelecek vaadeden yeni yetenekler arasında sen de vardın. Yayın sonrası senin için değişen bir şeyler oldu mu?
Elbette oldu. Hayatıma bir bulut gibi çöktün:) Seninle yakınlaşmama sadece arkadaşım olarak değil, yakında gercekleşecek kişisel sergimin ardından beraber gerçekleştireceğimiz projelerin büyük bir adımı  oldu. Güzel tepkiler aldığımı söylememe gerek yok sanırım 🙂

Son olarak gelecek takvimin nelerdir? Çalışmalarını nerelerde göreceğiz?
8 Mayıs’ta Pilevneli Project ile gerçekleştireceğimiz “13 : Superficial Poems” başlıklı kişisel sergim ve ardından ‘Zamanın İşaretleri’ adlı sanatçı grubu ile yapacağımız sergi projemiz var. Çok fazla açık vermek istemiyorum.? Takip edenlerin tatmin olacağı şeyler göreceğini söyleyebilirim…