TÜRK MODASINA YÖN VERENLER: NİYAZİ ERDOĞAN

By  |  0 Comments

Röportaj: Alexander Koko

Tasarım yapmak ve özelikle kendi tasarımlarını sokaklarda insanlar üzerinde görmek nasıl bir duygu? Senin tasarımlarını nasıl bir erkek giyer/giymez?

Tasarım yapmak benim için kendimi ifade biçimi. Kendimi sadece bir moda tasarımcısı olarak değil life style tasarımcısı olarak görüyorum. Mimariden ürüne her alanda üretmek beni mutlu ediyor. Özellikle yaptıklarımın çoğaltılabiliyor ve paylaşılıyor olmasından yanayım. Sokakta tasarladığım bir ürünü gördüğümde heyecanlanıyorum. Demek ki bir insanın hayatına dokunabilmişim. Benim tasarımlarımı kendi stilini yöneten öncü erkekler giyer.

Moda ve stil arasında yıllardır süren düşüncesel bir rekabet var. Senin için her ikisi ne ifade ediyor?

Stil bir insanın kendini ifade biçimidir ve hayata bakışını yansıtır. Moda ise benim için daha toplumsal bir hareket. Ikisi arasındaki rekabete son verecek olan ise kişinin kendisi.

İlham aldığın stil sahibi biri var mı? Kim ve neden? 

Bugüne kadar beni en çok liderler etkilemiştir. Tarihte bir kırılma noktası yaratan erkekler. Einstein, Atatürk, Napolyon ve hatta Hitler.

2015 Sonbahar/Kış koleksiyonu hazırlarken ilham kaynağın neydi? Koleksiyonun teması, kumaşları ve renkleri neler?

2015 Sonbahar/Kış koleksiyonumun ilham kaynağı Türkiyenin yetiştirdiği önemli isimlerinden birisi İLham Koman ve onun sonsuzluk heykeli. İlham komanın tasarım anlayışına çok yakın bir anlayışım var. Benim için de form her zaman fonksiyonu takip ediyor. Yaptığı eserlerde çok derin bir araştırma ve matematik altyapısı var. Siyah, lacivert, kahverengi ve yeşilden oluşan dörta ana renk grubu üzerinde harteke ediyorum. Çok ince mikron yün kumaşların yanı sıra denim ve yıkamalı pamuklu kaliteler kullandım. Teknolojik kumaşlar ise her sezonki spor dokunuşu yansıtıyor.

Türkiye’deki erkek moda ve stil dünyasını nasıl buluyorsun? Neler eksik, neler fazla?

Aslında sektöre baktığımız zaman erkek modasının tarihsel geçmişi daha eski. Ama günümüze geldiğinde kendi stil anlayışından uzak bir sektörle karşı karşıyayız. Tabi bunda giyim kuşam kodlarımızın çok yakın tarihteki ani değişimininde etkisi var. Kumaş ve kalitenin çok yüksek olmasının yanında cesaretin çok büyük eksiklik olduğunu söyleyebilirim.

İstanbul’un moda nabzı senede iki defa düzenlenen MBFWI etkinliğiyle atmaya devam ediyor. Düşüncelerin neler?

Sektörün bir araya geldiği ve yeniliklerin hayacanla beklendiği MBFWI’un sürekliliğin olması çok önemli bence. Her sezon giderek sönükleşiyor söylentilerine kulak asmadan unut ve inanaçla varlığımı devam ettirmeyi hedefliyorum. Çok ama çok heyecanlıyım…

Related Images:

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *