COOL PEOPLE | ORKUN BOZDEMİR
Kimsin ve ne iş yapıyorsun?
Orkun Bozdemir’im. Müzik odağında proje ve fikir ADAM’ıyım. İstanbul’da yaşıyorum, evli ve 1 kedi babasıyım. FG 93.7 ve Lounge FM radyoları’nın event manager’ıyım. Aynı zamanda DJ’lik, müzik direktörlüğü, konsept danışmanlığı gibi tuhaf tuhaf işler yapıyorum. Keyfime göre grafik tasarımı da yapıyorum.
Çocukluğundan hatırladığın en sevdiğin obje nedir? (kıyafet-oyuncak vb.)
Star Wars karakter ve gemi koleksiyonum. 5 yaşımda başlamıştım koleksiyona.
Aldığın en pahalı parça hangisi?
Ayıp değil mi böyle şeyleri söylemek? Haha yok ya, pahalı bir şey almıyorum, ondan kıvırdım. Satın almak değil harcamak üzerine kurulu bir finansal sistemle yaşıyorum zaten.
Dolabındaki en cool parça?
Dolce&Gabbana ceket. (Hediye elbette)
Sadece bir markadan giyiniyor olsan hangisini tercih ederdin? Neden?
Markacı değilimdir, basic giyinirim, tutarlılık severim, beğendiğim bir parça bulunca aynısından 3 tane alırım. Bu yüzden neredeyse sattığı tüm ürünleri beğendiğim Zara Man olabilir.
İstanbul’un en cool mekanı?
Lucca, evet hala. Yıllardır her sene en az 2 mekanın “yeni Lucca”, “Lucca’yı bitirecek mekan” gibi tantanalarla açılmasına, mönüsünü kopyalamaktan DJ’lerini almaya kadar herşeyi denemesine rağmen hiç oralı olmayan, paniğe kapılmayan, çok ünlü DJ’ler getirdiğinde bile asla ağır tanıtım yapmayan cool tavrı nedeniyle.
Şans verilseydi İstanbul’un hangi semtini baştan yaratmak isterdin ?
Belki de eski evimin manzarası tüm Kasımpaşa’yı üstten gördüğü ve çok uzun günler/saatler boyunca izleyip düşündüğüm için, Kasımpaşa. Taksim ve Tepebaşı’ndaki hareketlilik ile Kulaksız tarafındaki mezarlıkların arasındaki konumu bana hep yaşam ve ölüm arasında bir sahil kasabası hissiyatı vermiştir.
Evinin dekorasyonundaki en sevdiğin obje?
Obje sayılır mı bilmem ama 3D duvar kağıtları.
İlham aldığın stil sahibi biri var mı? Kim ve neden?
Richie Hawtin. Siyah ayğırlıklı, gri tonlarında, spor ama cool giyindiği ve tabi meslektaşım olduğu için.
Bugüne kadar en zevk aldığın mekan/party/şehir ve nedeni?
İstanbul’da 2007’de yaptığımız Daft Punk konseri. Sayısız engel ve imkansızlığa rağmen Türkiye’de böyle bir işi yapabilmiş olmanın verdiği haz hiç bir partide eğlenmekle ölçülemez. Hırvatistan’da çaldığım The Garden Festival da unutulmaz bir deneyimdi.