LEZZETİ ÇEK, MUHABBETİ GERÇEK!
Yazı : Alexander Kokoskeriya
Üç sene önce kalabalıktan ölüm tehlikesi atlattığım Prag’a bu sefer güzel anılar kaydetmek için geldiğimi hissediyordum. Maziye giden bu yolculukta arkadaşlarımla bol bol sohbet ettik ve tabiki bol bol bira içtik 🙂 Geçirdiğim bu unutulmaz haftasonunu tüm detayları aşağıda 😉
Zaten Prag’a gelmişken küçük ve sevimli bir Çek köyü olan Velke Popovic’e uğrayacak olmamız işin heyecanını bir hayli arttırmıştı. Bu köyün en önemli özelliklerinden biri keçileriyle ünlü olmuş olması değil tabi. 140 yıl önce burada yaşayanlar, büyük masalar etrafında toplanıp uzun muhabbetler ederken birlikte ürettikleri Kozel biralarını yudumlamaktan büyük keyif alıyorlarmış.
1874 yılının Aralık ayında Frantisek Ringhoffer, bu keyfi başka insanlarla da paylaşabilmek için, köyde küçük bir bira fabrikası kurmuş ve üretilen biranın adını da köyün vazgeçilmez parçası olan keçilerden ilham alarak, Çekçe keçi anlamına gelen “Kozel” koymuş.
Bu küçük köyden çıkıp önce bütün ülkeye, oradan da dünyanın dört bir yanına yayılan Kozel, yıllar içinde en popüler Çek biralarından biri haline gelmiş.
Fabrikanın hemen yanında bulunan Kozlovna Restaurant’a girdiğimde ise kendimi zaman makinesiyle Ortaçağ dönemine gönderilmiş gibi hissettim. Kozel de iyi sağlam bir bira olduğu için ortaya çıkan birleşim keyifli oldu. Yemeğimizi yerken bu restoranın bir örneğini önümüzdeki günlerde İstanbul’da da görecek olduğumuzu öğrendik.
Gerçek Çek birası gerçek Çek mutfağı lezzetleriyle birlikte tadılabileceği için bu keyfi sizin de denemeniz mümkün. Kozel’in kendine has lezzetinin ve kolay içiminin sırrı, geleneksel olarak şerbetçi otunun üretimin hem başında hem de sonunda eklenmesi. Bu, Çek kırsalından gelen özel bir bira üretim ritüeli… Geleneksel Çek birası lezzetini köy sıcaklığı ve samimiyetiyle sunan Kozel, şimdi Anadolu Efes tarafından Türkiye’de lisanslı olarak üretiliyor.