GELECEĞİN MODASI: VIKTORIA MODESTA
Yazı: Tansel Turna
2014 yılında dünya ilk biyonik pop starı Viktoria Modesta ile tanıştı. 1987 doğumlu bu seksi kadın doğuştan gelen engelini, gelecekten gelmişcesine pazarlayınca bir anda akıllara, ilk olarak William Gibson’in Neuromancer romanında yarattığı cyberpunk dünya geldi. Cyberpunk yüksek teknoloji, düşük yaşam olarak özetleyebileceğimiz bir bilimkurgu alt türüdür aslında. Bilim ve teknolojinin çok ilerlediği, herhangi bir sebeple kaybedilen kolların, bacakların yerine biyonik olarak yenisinin kolayca takılabildiği, ‘virtual reality’nin yaşamın bir parcaşı olduğu ancak insanların büyük kısmının yaşam kalitesinin çok düşük olduğu bir dünya tasavvurudur. Yaratılan dünyanın daha iyi anlaşılabilmesi için verilecek en iyi örneklerden biri de Ridley Scott başyapıtı Blade Runner’dır.
Bu cyberpunk geleceğin en önemli detayı ve aslında Viktoria Modesta ile olan tek bağı, insanların, günümüzün fiziksel kusurlarını teknoloji ile sıradanlaştırmasıdır. Viktoria Modesta’nın bu sıradanlaştırma ve hatta özendirme aşamasında yardımına aslen heykeltraş olan Sophie de Oliveira Barata koşmuş. Sıradışı protez tasarımları ile ampute insanların sıradanlaşmasına ve hatta özenilen birer birey olmasına yardımcı olan Sophie de Oliveira Barata geleceğin modasına da yön verdiğinin farkında ve verdiği röportajlarda bu sadece bir başlangıç diyor.
Viktoria Modesta’nin yakaladığı bu fütüristik duruş ve kendisine özel tasarlanan kıyafetleri ve biyonik aksesuarlari ile yakın geleceğin en önemli figürlerinden biri olacağına şüphe yok!
Neden bahsettiğimi daha iyi anlayabilmek için Saam Farahmand yönetmenliğinde çekilen ve stylingi Joanna Hir tarafından yapılan Viktoria Modesta’nın Prototype klibi mutlaka izlenmeli.
Adam in Town nisan sayısında görüşmek üzere! Rock on!!
