MODERN ROMANTİK : TAMER ÇOĞAL

By  |  0 Comments

Röportaj: Alexander Kokoskeriya

Tamer Coğal alışverişe ve modaya aşık bir annenin çocuğu. Modanın ilk tohumları annesinin ona ektiği düşünüyor. Kilometrelerce yorulmadan yürüdüğü alışveriş caddeleri ve annesin içindeki tutku sanırım Tameri pek etkilemişe benziyor. Çünkü bu süreç ve devamında her zaman modayı gerek tuketici ve gerekse izleyici olarak hep takip eden, yıllardır İtalyada yaşayan, son derece disiplinli ve profesyonel bir moda ve aksesuar tasarımcısı kendisi. Daha genç yıllarında hukuk okurken modaya karşı ilgisi hem devam etmiş, dikişle aksesuarlar ile hep iç içeymiş… Okulu bitirip mezun olduktan sonra da 4 yıllık çalışma hayatı ardından uygun şartları yakaladığında hayallerine kavuşma ve bunu 30 yaşından önce gerçekleştirme arzusuyla kendisini Milano’da bulduğunu anlatıyor bizlere. Tamer’in moda serüveni böylece başlamış oldu…

Alexander: Pitti Uomo’da ilk koleksiyonunu sergilerken neler hissettin? Senin için Pitti Uomo ne ifade ediyor?

Tamer: Pitti Uomo’ya kabul edildiğimde Orka Group’da Tween markasının tasarımcısı olarak çalışıyordum. Açıkçası bir grup bünyesinden çıkıp bireysel tasarımlar yapabilecek olmak ve kendimi ifade edebilme fırsatını bulmak beni çok heyecanlandırdı. Floransa şehri kendimi özelikle tasarım anlamında özgürce ifade edebildiğim ilk platform oldu.

Alexander: Milano’da erkek giyim ve aksesuar üzerine çalıştığını biliyorum. Kimin ile çalıştın veya halen çalıyorsun? Ayrıca 2017 yaz koleksiyonu hazırlarken ilham kaynağın neydi? Koleksiyonun teması, stili ve renkleri neler?

Tamer: Marangoni’de erkek giyim ve aksesuar tasarımı olmak üzere iki Master yaptım. Bu süreçte Diego Dolcini ile tanışma fırsatını yakaladım ve çalışmaya başladım. Halen de aksesuar tasarımı üzerine çalışmaktayım. Zegna, Kiton, Vionnet ve Emilio Pucci gibi markalara danışmanlık ve kreatif destek veren bir tasarımcıyla çalışmak tabii ki benim de bu firmalarla ortak projelere imza atmama yardımcı oldu. Bu süreçte erkek tasarımı dışında kadınların dünyasına da girme fırsatım oldu. İşte bu sebeple AW 2017-2018 koleksiyonumda kadın kıyafet ve aksesuarlarına da yer verdim. Ben tüm hayatım boyunca yaptıgım her işte, her tasarımda kültürümden izleri taşıdım. Belki de bunun asıl sebebi içimdeki arabesk ruhtan kaynaklanıyor. Annem hep bana “Kamufle Maço” derdi. Ben de bunu ilk fırsatta kıyafetlerime yansıttım. Koleksiyonumu Anadolu Medeniyetleri’nin sembollerinden yola çıkarak ve geniş bir renk paleti kullanarak hazırlandım. Toprak tonlarından retro turuncu ve mavilere, petrolden mora her duyguyu renklere taşımaya çalıştım. Şalvardan ilham aldığım pileli ve geniş hacimli kısa paçalı pantolonları ve şortları el örgülü yöresel çoraplarla kombinledim. Amacım çok farklı renk ve kumaş dokularını bir arada kullanıp farklılıkların harmonisini yakalamaktı.

Prev1 of 3Next

Related Images:

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *